AİHM, ilk olarak başvuranların yakını Yusuf Bilge Tunç hakkında yakalama emri bulunduğunu, ancak başvuru dosyası kapsamında kolluk kuvvetlerinin kontrolünde bulunduğunu gösteren herhangi bir unsur olmadığı sonucuna varmaktadır.
İkinci olarak ise Savcılık tarafından yürütülen soruşturmanın genel yeterliliği ve hızı hakkında şüphe uyandıracak herhangi bir eksiklik görmediğini belirten AİHM, başvuranların şikâyetlerinin açıkça dayanaktan yoksun olduğu ve Sözleşme’nin 35. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendi ve 4. fıkrası uyarınca reddedilmesi gerektiği kanaatine ulaşmaktadır.
Bu nedenle Mahkeme, oybirliğiyle, başvurunun kabul edilemez olduğuna karar vermiştir.