AİHM, başvuranın şikâyetlerini yalnızca Sözleşme'nin 8. maddesi açısından incelemenin uygun olduğuna karar vermiştir. AİHM öncelikle; Anayasa Mahkemesi tarafından yorumlandığı ve uygulandığı şekliyle iç hukuka göre, Türk hukukunda itibarın korunması hakkının ihlaline ilişkin şikâyetlere ilişkin en etkili ve uygun çözümün, ilke olarak hukuk mahkemelerinde tazminat davası olduğuna dikkat çekmiştir. Mahkeme, başvuranın Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurusunu yapmadan ve daha sonra AİHM’e bireysel başvurusunu sunmadan önce, daha etkili diğer iç hukuk yollarına, özellikle de hukuk mahkemelerinde tazminat davası açma yoluna başvurmadığından, etkili iç hukuk yollarının tüketilmemiş olduğunu değerlendirmiştir. Mahkeme bu nedenle yapılan başvurunun kabul edilemez olduğuna karar vermiştir.